“Bir tek insan kalsa da Hizmet devam eder” #YeniAilem
Hizmet nedir? Neyi amaçlamaktadır?
Hizmet bana göre her yönüyle çökmüş bir medeniyetin çocukları olan bizlere modern dünyada dinimiz, kültürümüz, geleneklerimizle yeniden nasıl var olabileceğimizi gösteren müstesna bir yol. Öyle bir yol ki, en farklı kültürlerden insanlarla bile bir diyalog vesilesi bulup ortam oluşturabiliyor. Modern dünyada agresif ve çatışmacı değil, güler yüzlü ve çözüm üreten Müslümanlar olarak yer alabilmemizin imkanlarını hazırlıyor.
Hizmetin amacı mensuplarına Allah’ın razı olacağı işler yaptırarak neticede Allah’ın rızasını kazanmış kullar olmalarını sağlamaktır.
Hizmet hayatınıza ne kattı?
Tek kelimeyle söyleyeyim, anlam kattı. Dünya hayatının ölümden sonrasına bakan ebedi hayat açısından önemini anlamama yardım etti. Böylece hayatım manevi açıdan bir derinlik kazanmış oldu.
Türkiye’de ve dünyada Hizmet olmasaydı…
Hizmet olmasaydı belki yine bir yol bulup hayırlı bir şeyler yapmak için uğraşacaktık. Ama şükürler olsun ki Allah böyle bir yolu, inanç açısından zor bir dönemin çocukları olan bizlere ikram etmiş. Şükürler olsun.
Hizmetin ideal insan modeli nasıldır?
Hocaefendi’nin ‘Hayat Felsefemiz’ yazısında dediği gibi “Düşünen, düşündüğünü hayata geçiren ve hayata geçirirken yeni düşünce derinliğine ulaşan” insan, ideal hizmet insanının önemli bir yanıdır. Yani teori ile pratiği birleştirebilen insan. Bir başka ifade ile söyleyecek olursak, amel etmek için düşünen insan. Böyle bir insan üretken ve verimli olur zaten.
Beklentisizlik ve yaptığını Allah için yapmak da diğer bir yönünü oluşturur. Hizmet insanının başkalarıyla bir hesabı ve derdi olmaz. O, potansiyelini sonuna kadar kullanarak Allah’ın kendisi için takdir ettiği mükemmellik noktasına ulaşmak için uğraşır. Rakibi yine kendisidir. Kamil bir insan olarak bu dünyadan göçüp gidebilirse amacına ulaşmış olur.
HİZMET BİTTİ Mİ?
Hizmet insanı olmanın asgari şartları nelerdir?
Aczini ve fakrını bilmek. Tefekkürü ihmal etmeyip, şevk içinde şükür eden bir insan olmaya bakmak. Farzları itina ile yerine getirip, büyük günahlardan kaçınmak. Namazı bilhassa tadil-i erkân ile kılıp namazın sonundaki tesbihatı yapmak asgari şatlar gibi geliyor bana. Bir de Efendimize salavat getirmek.
Hizmet bitti mi? Ya da biter mi? Neden?
Hizmet nasıl bitebilir ki? Bir tek insan kalsa ve o Allah için elinden geleni yapmaya çalışsa hizmet devam eder. Hizmetin mevsimleri olur. Mevsimleri dikkate almayanlar kış geldiğinde bir daha asla yaz gelmeyeceğini sanırlar. Hâlbuki kış yazın habercisidir. Dinimiz “Kıyametin koptuğunu görseniz elinizde bir fidan varsa onu dikmeye bakın” diyor bize.
Hizmetin amele bağlı düşünce prensibi açısından bu düstur çok anlamlı geliyor bana. Ne olduğu değil, olan şeyler karşısında bizim ne yaptığımız önemli. Son hükmü veren Allah’tır. Allah bizim kalplerimize ve amellerimize bakıyor. Öyleyse kalbimiz bozulup, amelimiz kesilmediği sürece hüküm lehimize cereyan edecektir.
Hizmet hicret münasebetini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hicret büyük davaların kaderidir. Siz yeni bir şeyle ortaya çıkıyorsunuz. İçinden çıktığınız toplum onu hazmedemiyor. Bir miktar insan inanıyor ama asıl karar vericiler hazmedemiyor. Orada imkân vermedikleri gibi yaşamanıza bile müsaade etmiyorlar. O zaman büyük davaların büyük insanları, kendilerini anlayacak yeni insanlar aramak üzere yola çıkıyorlar.
Hizmet de büyük bir dava ve aynı kaderi yaşıyor. Bu kaderin ikinci aşaması gittiğiniz yerde başarılı olduğunuzu görünce bunu da hazmedemiyorlar ve sizi orada da sıkıştırıp, yok etmek istiyorlar. Hizmet bunu da tecrübe ediyor. Biliyoruz ki akıbet takva sahiplerinindir. Yol hicret, aksiyon ve takva…
Hareketin kendisini hizmet olarak tanımlamasında psikolojik ve sosyal etkenler nelerdir?
Hareketin, kendisini Hizmet olarak tanımlamasında psikolojik ve sosyal etkenlerden daha çok kendi doğasının etkili olduğunu düşünüyorum. Hizmet düşüncesinin temelinde acz ve fakr olduğu için bu sebepler sonuca şöyle yansıyor: Biz basit, dinimizi bile doğru dürüst öğrenememiş insanlarız. İnşallah biz, daha iyi eğitim almış, zamanın isine pasına bulaşmamış, zihni lüzumsuz şeylerle kirlenmemiş pırıl pırıl nesillerin yetişmesi için hizmet edeceğiz. Çünkü bizim şartlarımız insanlık için yapılması gereken büyük işleri yapmaya müsait değildi. Öyleyse -Hocaefendi’nin dediği gibi- biz bataklığı kurutma işini yapabilirsek arkadan gelenler zaman kaybetmeden daha değerli işler yapabilirler. Hocaefendi de kendisini “Kıtmir” olarak adlandırırken arkadan gelenlere Ashab-ı Kehf gibi bir değer veriyor.
Önceki neslin kendisini, sonrakilerin daha büyük işler başarabilmesi için hizmet etmek zorunda görmesi, imkân olarak kısıtlı zamanlardan en büyük manevi kazancı elde etmenin mütevazı bir şekilde isimlendirilmesi aslında Hizmet.
The post “Bir tek insan kalsa da Hizmet devam eder” appeared first on Yeni Ailem.
Kaynak: https://www.yeniailem.com/bir-tek-insan-kalsa-da-hizmet-devam-eder/
Bu Yayına Yorum Yapın