Hakkın yılmaz savunucusu: Bekir Berk
ÖMER KUTLU
O yıllarda yine ‘inananlar’ hakkında ülkenin her ilinde, ilçesinde davalar açılıyor, pek çok gönül insanı ‘Allah’ı anlattığı’ ve ‘bazı kitapları okuduğu’ gerekçesiyle hapse atılıyordu.
Ülkenin adeta cinnet geçirdiği böyle bir ortamda, genç avukat telefonun çalan sesiyle irkildi. Telefondaki ses, dönemin Ankara Milletvekili ve Said Nursi Hazretleri’nin talebesi Tahsin Tola’ya aitti. Tola, avukata, Said Nursi’ye kimsenin yaklaşmaya bile cesaret edemediği o günlerde ‘Davamızı alabilir misiniz?’ diye soruyordu. Korkusuz avukat, güçlü bir ses tonuyla cevap verdi: “İnançları için zindana atılanları savunmayacaksam bu cübbeyi neden giydim?”
O avukat Bekir Berk’ti. O gün Nur davasının avukatlığını üstlenen Berk, kamyon tepelerinde davadan davaya koşturdu. Bir Hızır misali her davaya yetişen avukat Berk, ‘hakkın yılmaz bir savunucusu’ oldu.
İSTANBUL HUKUK MEZUNU
1926’da Ordu’da doğan Bekir Berk’in babası komiser, annesi ev hanımıydı. Babasının tayininin İstanbul’a çıkmasıyla bu şehre göç ettiler. Berk, İstanbul Hukuk’u bitirerek avukat oldu.
“SEN DAVAMIZI SAVUN, BİZ HAPİSTE KALMAYA RAZIYIZ”
Bekir Berk’in hayatını değiştiren olay ise Zübeyir Gündüzalp ve Tahir Mutlu gibi Üstad’ın talebelerinin savunmasını hazırlamak için gittiği hapis ziyareti oldu. Berk, bu ikiliyi dinledikten sonra, “Sizi mi savunayım, davanızı mı?” diye sordu. Aldığı cevap, ömür boyu bu yolda bir küheylan gibi koşmasına vesile oldu: “Sen davamızı mahkûmiyetten kurtar, biz hapiste kalmaya razıyız.”
NURUN EN BÜYÜK KAHRAMANI
Üstad Bediüzzaman, 40 yıllık talebesi olarak gördüğünü belirttiği bu genç avukata büyük güven besler. İlk ve son avukatı olan Berk’e boş kâğıda vekâlet verecek kadar güvenir. Ankara Mahkemesi beraatle sonuçlanınca Said Nursi, Berk’i alnından öper ve “Nur’un en büyük kahramanı” diyerek iltifat eder.
BİN’DEN FAZLA BERAAT
Avukat Berk, 14 senede 1000’den fazla davada Risale Nurların beraatine vesile oldu. Ayrıca Necip Fazıl ve Peyami Safa gibi edebiyatçıların da avukatlığını yaptı.
KEFENİ ÇANTASINDA GEZEN ADAM
Gece gündüz davadan davaya koşan Berk, Zemzem suyu ile yıkanmış ve üzerinde “Nerede vefat edersem bunu en yakın din görevlisine teslim ediniz.” şeklinde bir not yazılı kefenini daima çantasında taşıyordu.
KABRİNE NURLAR DOLSUN
1990 yılında kanser teşhisi konulan Berk, 14 Haziran 1992 tarihinde Hakk’ın rahmetine kavuştu. Fethullah Gülen Hocaefendi’nin kıldırdığı cenaze namazının ardından, Eyüp Sultan Mezarlığı’ndaki Nur talebelerinin yanına defnedildi.
Vefatının 26. sene-i devriyesinde Bekir Berk’in ruhuna Fatihalar gönderiyoruz. Savunduğun nurlar kabrinde ışık olsun…
SON DAVASINDA HEM AVUKAT HEM SANIK OLDU
Berk, 12 Mart 1971 Muhtırası sonrası tutuklandı. Fethullah Gülen Hocaefendi gibi pek çok Nur talebesi ile birlikte yargılandı. Siyasi baskılar sonucu aldığı bir yıllık hapis cezası sonucu mesleğine veda eden Berk, Cidde’ye hicret etti. 1989 yılına kadar Cidde Radyosu’nda davasını anlatmaya devam etti.
Kaynak: https://www.yeniailem.com/hakkin-yilmaz-savunucusu-bekir-berk/
Bu Yayına Yorum Yapın