Direnen kütüphaneler | Rüya Karlıova

Bugün Dünya Kitap Günü. Kitapların en sadık evi ise kütüphaneler. Savaşın, göçün ve doğa olaylarının ortasında ayakta kalmaya çalışan, direnen kütüphaneler...



Bugün Dünya Kitap Günü. Kitapların en sadık evi ise kütüphaneler. Her koşulda direnmeyi kitaplara çatı olmayı sürdürüyorlar. Derlediğimiz dünyanın en zor şartlarda ayaktan kalan beş kütüphanesinin hikayesi Dünya Kitap Günü’nün kahramanlarının kitaplar ve kütüphaneciler olduğunu gösteriyor.
MISIR’IN KAYIP KÜTÜPHANESİ
Güney Kahire’nin zengin bir bölgesindeki bir villa bölgenin kültürel merkezi olarak tasarlanmış. Evin sahibi Omar Amin işinden ayrıldıktan sonra kendini tutkusu olan kitaplara vermiş. Çok dilli bir koleksiyonu var kütüphanesinin. 2016 yılında Al-Karama kütüphanesi ülkede ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı uygulamalar çerçevesinde Mısır güvenlik güçleri tarafından basılmış. Yine de kütüphane faaliyetlerine devam ediyor.
KABİL HALK KÜTÜPHANESİ
1966 yılında kurulan kütüphane komünist rejimi, iç savaşı, Taliban yönetimini ve 2001’den bu yana işgal güçlerinin yarattığı istikrarsızlığı görmüş. Sosyal alışveriş için bu kütüphanenin çok önemli olduğu düşünülüyor. Gençlerin kütüphaneye ilgisi büyük.
Dünyanın pek çok yerinde kitap satışlarında düşüş görülürken Afganistan’da patlama yaşandığı bildirilmişti. New York Times’ın haberine göre ülkede okuma yazma oranı düşük olmasına ve ülkede sadece beş kişiden ikisi okuma yazma bilmesine rağmen son üç yıldır yayınevleri durmadan kitap basıyor. Afganistan’da yayıncılar basmak için yeni kitaplar arıyor, gençler de okumak için yeni yayınlar bekliyor. Ülkede şu an çok dinamik bir kitap atmosferi var. Kabil’de 22 yayınevi ve 60 kitapçı bulunuyor.
SOMALİ’NİN İSİMSİZ KÜTÜPHANESİ
Mogadişu’daki isimsiz kütüphane defalarca El-Şabab’ın saldırısına uğramış. Ancak kütüphanenin kurucuları Badra Yusuf ve Abdülrahim Aden şehirde bir okuma kültürü oluşturmakta kararlılar.
DOMİNİK’İN KÜTÜPHANESİNİ KASIRGA VURDU
Kökleri 1843’e dayanan kütüphane Roseau halk kütüphanesi olarak biliniyor ve çok önemli bir siyahi tarihi ile Karayip edebiyatı koleksiyonu barındırıyor. Ancak geçtiğimiz yıl yaşanan büyük Maria Kasırgası’nın ardından kütüphanenin çatısı ve 25 bin kitabı yok olmuş. Kütüphaneciler kütüphanenin faaliyetlerini yeniden başlatmak için çalışıyor.
IRAK MİLLİ KÜTÜPHANESİ
Kütüphane 1920 yılında kurulmuş ancak işgal sonrasında 2003 yılında yağmalanmış ve yıkılmış. Arşivinin yüzde 95’ini kaybeden kütüphanenin direktörü Saad Eskander 2007’deki bombalama sonrası kitap ve kâğıtların havada uçuştuğunu anlatıyor. Kütüphane ekibi Bağdat hâlâ tehlikeli bir şehir olmasına rağmen haftada beş gün kapılarını okurlara açık tutuyor.
YUNANİSTAN’DA MÜLTECİ KÜTÜPHANESİ
Geçtiğimiz yıl Yunanistan’da mülteci çocukların okuyabileceği kitapların ve internet ulaşımının bulunduğu bir seyyar kütüphane açılmıştı. Mülteciler için çalışan Laura Samira Naude ve Esther ten Zijthoff çocukların yiyecek ve kalacak yer dışında en önemli ihtiyaçlarının eğitim olduğunu fark ederek bir kütüphane kurmaya karar vermişler.
Çocukların bir amaca ihtiyacı olduğunu düşünen yardım gönüllüleri, Belçika ve Londra’daki gönüllülerin bir minibüs alıp Yunanistan’a getirmeleriyle ayaklı kütüphaneyi kurmak için kolları sıvamış. Kürtçe, Arapça, İngilizce, Farsça, Fransızca ve Yunanca kitaplardan oluşan kütüphane kasım ayında açılmış. Mülteci kütüphanesi zor şartlar altında hizmet vermeye devam ediyor.
MUSUL’UN YIKILAN KÜTÜPHANESİ
Musul Üniversitesi Haziran 2014’te IŞID tarafından işgale uğradığında değerli el yazması koleksiyonlar da kısmen yok edilmişti. Musul’un kültürel mirası yeniden kurulmaya çalışılıyor, üniversite kütüphanesinin yeniden düzenlenmesi de bu çalışmaların ilk adımını oluşturuyor.
Proje isimsiz bir blog yazarı tarafından başlatılmış. Kendini bağımsız bir tarihçi olarak tanıtan yazar, kitap ve diğer yazılı belgelerin kütüphaneye bağışlanması için kampanya başlatmış. Kampanya’nın sloganı: “Küllerden doğan bir kitap olsun.”
Musul Üniversitesi Ortadoğu’nun en önemli yüksek öğrenim kurumlarından biri olarak gösteriliyor ve bölgedeki en önemli edebiyat koleksiyonlarından birini içeriyordu. IŞID’in 100 binin üzerinde elyazmasını yağmaladığı ya da yok ettiği düşünülüyor.
Kampanya geçtiğimiz yıl başladığından bu yana 400 kitap bağışlanmış, binlerce kitap da ABD ve Avrupa’daki kütüphanelerden Musul’a gitmeyi bekliyor. Marsilya’daki bir enstitü de 20 ton kitap bağışlama sözü vermiş. Kampanyanın amacı 200 bin kitap toplamak.
GAZZE HALK KÜTÜPHANESİ YARDIM BEKLİYOR
Gazze’de yaşayanları dünyayla buluşturmak için kurulan ve daha çok İngilizce kitaplardan oluşan kütüphane dünyanın her yerindeki kitapseverlerden destek bekliyor. Projeyi yürüten Mosab Abu Toha ve Shadi Salem bir halk kütüphanesi kurma amaçlarını Gazze’de insanların entelektüel yeteneklerini, estetik becerilerini ve farkındalıklarını geliştirebilecekleri bir ortama ihtiyaçları var diyerek açıklıyor.
Kütüphane aynı zamanda bir kültür merkezi olarak hizmet verecek ve her kuşaktan Gazzelileri bir araya getirecek. Kütüphane projesine ait internet sitesinden yapılan duyuruda dünyadan Gazze Halk Kütüphanesi’ne yardım beklendiği belirtildi. Maddi yardımın yanı sıra kitap bağışı yapma imkânı da bulunuyor. Kütüphanenin istediği kitapların listesine ve bağış yollarına libraryforgaza.com adresinden ulaşılabilir.
Kronos
Blogger tarafından desteklenmektedir.