SAYIN BAKAN, SAYENİZDE “OLUYOR BUNLAR” [Semih Ardıç]


Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan tren kazaları sebebiyle kendisi ile Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükûmetinin tenkit edilmesinden hayli alınmış.
Güya ne kadar iyi vaziyette olduklarını anlatırken Danimarka’dan bahsetti, “Oluyor bunlar.” dedi.
Hatta tren kazalarında daha fazla insanın vefat ettiğini ispat etmek için yine kendi mesuliyetinde bulunan karayollarında meydana gelen trafik kazalarını misal verdi. Günde ortalama 11 kişinin yollarda can verdiğini aktardı. Bir manada aymazlığını itiraf etti.
4 BİNE YAKIN İNSAN YOLLARDA ÖLÜYOR
Turhan’ın itiraf ettiği gibi senede 4 bine yakın insan sağ çıktığı yolculuktan tabut içinde dönüyor. Evlere ateş düşüyor.
ABD’nin Irak’ı işgal esnasında 4 bin 747 askerin hayatına mâl olduğu dikkate alındığında Türkiye’nin trafik kazalarında ne kadar çok kişinin öldüğü daha berrak hale gelecektir.
Trafik kazalarında yaralı sayısı ise 2017 senesinde 303 bini aşmıştı. Bunlar istatistiklere akseden kazalar. Bu kadar ağır kayıplara rağmen Ulaştırma Bakanlığı koltuğunda oturan şahsın, “Oluyor bunlar!” deyip geçmesi kabul edilemez. Turhan’ın tavrı en hafif tabirle laubaliliktir.
Bakan Turhan’ın kendi mesuliyetini hafifletmek için misal verdiği Danimarka’da ise trafik kazalarında senede 700 civarında kişi hayatını kaybediyor.
5 AYDA İKİ TREN KAZASI: 34 ÖLÜ, 365 YARALI
Bakan Turhan’ın kendi tabiriyle üzerine gelindiği iki ayrı tren kazasında 34 kişi hayatını kaybederken 365 kişi yaralandı.
8 Temmuz 2018’de Tekirdağ Çorlu’da menfez ile ray arasındaki kaplama sele kapıldığı için vagonlar raydan çıkmıştı. O kazada çocuğunu, eşini, nişanlısını kaybedenler feryat ediyor.
Şu ana kadar metrekareye düşen yağış miktarı haricinde kazanın fâili bulunamadı. Ölen öldüğü ile yakınları da elemleri ile baş başa kaldı.
13 Aralık 2018’de Ankara-Konya seferini yapan Yüksek Hızlı Tren’in Yenimahalle ilçesine bağlı Marşandiz İstasyonu’nda yol kontrolü yapan kılavuz tren ile çarpıştı.
İSTİFA ETMEK KİMSENİN AKLINA GELMİYOR
Bakan Turhan’ın “çok da önemli değil” dediği sinyalizasyon sistemi devrede olmadığı için üç makinist ve altı yolcu hayatını kaybetti, 48 kişi yaralandı. Savcıya verilen ifadelerden anlaşılıyor ki bütün hata vefat eden üç makinistin üzerine yıkılacak.
22 Temmuz 2004’te Sakarya Pamukova’da 41 kişinin vefat ettiği facia ve benzeri onlarca tren faciasında tek kişi hesap vermediği gibi Çorlu ve Ankara tren kazalarında da netice maalesef farklı olmayacak.
Ne bakan ne de Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürü istifa edecek.
İstifa müessesi şu ana kadar Japonya’dan Türkiye karasularına vasıl olamadı.
“Türkiye’de her şey olabilirsiniz, rezil olamazsınız” sözünün mücessem hali siyasetçiler tren kazalarının ne kadar az olduğunu ispat etmek için trafik kazalarında ne kadar çok insanın öldüğünü anlatmaya devam edecek.
İÇTEN İÇE ÇÜRÜYEN SİSTEM
Sivil toplum kuruluşları seyirci kalacak. Savcılar, hükûmetten gelecek talimata göre kazaların sebepleri ve mesullerinin üzerine gitmek yerine dosyaları örtbas edecek.
Bu devran böyle devam edecek.
Kanunları en mükemmel şekilde tanzim etmek, dünyanın en yüksek standarta sahip otoyollarını inşâ etmek, memleketi hızlı tren ağlarıyla örmek bir yere kadar çare olabilir.
Mevcut eğitim/ahlak seviyesi ile vurdumduymazlığın yön verdiği zihniyet ikliminde eninde sonunda duvara toslanır.
İnsana kıymet verilmeyen bir sistem içten içe çürümeye mahkûmdur. Bugün Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan, yarın bir başka bir bakan bütün bunlara istinaden gönül rahatlığı ile “Oluyor bunlar!” diyecek.
Oluyor bunlar…

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.